Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Halil Kılıç, “Dünyadayken organını bağışlayan bir kardeşimiz eksik organla diriltilecek şeklinde bir anlayış kesinlikle doğru değildir” dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Halil Kılıç, “Organ nakli candan cana bir sakadadır. Organ bağısı sayesinde pek çok insan ciddi sıkıntılarından kurtuluyor. Hayatının büyük bir kısmını hastanelerde, diyaliz merkezlerinde, yoğun bakımlarda geçiren insanlarımız var. Belki de organ bağışı sayesinde bunların sıkıntısı giderilmiş olacak” dedi.
AA’ya konuşan organ bağışının şartlarına ilişkin şunları söyledi: “Keyfi olarak organ naklinden bahsedilemez. Bunun önünün alınması adına bir uzman doktorun organ naklinin gereklilik haline geldiğini belirtmesi gerekiyor. Bu en temel şarttır. İkincisi, organ bağışı karşılığında herhangi bir ücret talep edilemez. Çünkü insan hürmete layıktır, her bir parçası saygındır, ticarete konu olamaz. Dinen insana ait bir parçanın satılması yasaktır. Alan da veren de böyle bir talepte bulunamaz. Bir diğer şart organ naklinin devlet denetiminde olması gerekiyor. Malum konuyla alakalı pek çok yasa dışı organ faaliyetleri olabiliyor. Bu işin önüne geçilmesi adına bu işin devlet kontrolü altında olması gerekiyor. Velhasıl şartların sağlanması durumunda organ naklinin caiz olduğunu ifade ediyoruz.”
Kılıç, organını bağışlayan kişinin ahirette eksik organla dirileceği inancının doğru olmadığını belirterek şöyle devam etti: “İnsanların dini anlamda organ bağışı yapmasında çekinceleri var. ‘Kıyamette, ahirette diriltileceğimiz zaman dünyada organımızı verdiysek, o zaman eksik organla mı diriltileceğiz?’ şeklinde eksik ve yanlış anlayışlar var. Böyle bir anlayış doğru değildir. Ahirette ruhen ve bedenen bir diriltiliş var ama yeni bir inşa, diriltiliş ve beden olacaktır. Böyle inanıyoruz. Kur’an-ı Kerim’deki ayetler ve hadisleri yorumladığımızda karşımıza böyle bir tablo çıkıyor. Dolayısıyla dünyadayken organını bağışlayan bir kardeşimiz eksik organla diriltilecek şeklinde bir anlayış kesinlikle doğru değildir.”
Bağış yapanların organını verdiği kişiler günah işledikleri durumda bağışçının o günahtan sorumlu olmadığını vurgulayan Kılıç, Kur’an-ı Kerim’de hiç kimsenin bir başkasının günahını üstlenmeyeceğinin buyurulduğuna işaret etti.